Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Nallıhan ilçesine bağlı Çayırhan Mahallesi Kültür Merkezi’nde gerçekleşen iftar programında vatandaşlarla bir araya geldi. Burada konuşan Tunç, 22 yıldır Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir başarı elde ettiklerini kaydederek, “Demokrasi tarihinde, hatta dünya siyaset tarihinde art arda 17 seçim kazanabilen başka bir lider, başka bir parti yok. Şimdi 18’incisi geliyor, 18’inci sandık geliyor. Bu sandıkta da milletimiz en doğru kararı verecek. Biz ondan hiç şüphe duymuyoruz ve biz de milletimizin o güvenine layık olabilmenin gayreti içerisinde çok çalışacağız inşallah. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, milletimizin refahını artırmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
‘HER ALANDA VATANDAŞLARIMIZI GÜÇLENDİRMEK İÇİN ÇALIŞTIK’
Sosyal politikalarda, kültürde, adalette, güvenlikte her alanda vatandaşları güçlendirmek için çalıştıklarına işaret eden Tunç şunları söyledi:
“İnsan güçlü olacak ki aile güçlü olsun dedik. Aile güçlü olacak ki toplum güçlü olsun dedik. 81 vilayetimizi eserlerle donattık. Enerjide bağımsız olmadığımız müddetçe ekonomimiz dışa bağımlı olur. İşte bunun farkında olarak ne yaptık? Ülkemizi enerjide ve bağımsız olması için mücadelemizi sürdürdük. Savunma sanayiinde yerlilik oranımızı yüzde 80’in üzerine çıkarttık. Terörle başarılı bir şekilde mücadele edebiliyorsak dış tehditlere karşı kendimizi güçlü bir şekilde savunabiliyorsak, güneyimizde bir terör devletine müsaade etmemişsek, o yerli ve milli silahlarımız ve savunma sanayimiz sayesinde oldu. Ülkemizin dört bir yanını fiziki olarak imar ederken demokrasisini de güçlendirdik. Darbelere dayanıklı hale getirdik. Vesayetçi anlayışı tarihin karanlık sayfalarına gömdük. Ülkemizi demokrasi standartları noktasında daha yükseğe taşıdık ve bunu hep sizlerle beraber yaptık. Sizlerin desteği olmasa bunu başarmak mümkün değildi. Geçtiğimiz 5 yıllık süre içerisinde bir pandemiyle karşı karşıya kaldık ve bütün dünyayı etkiledi. Ekonomileri etkiledi, alım gücünü azalttı. Enflasyonun yükselmesine neden oldu. Üretimi etkiledi çünkü. Bir de ardından 6 Şubat depremleriyle ülkemiz sarsıldı. Dünya tarihinin en büyük depremiyle karşı karşıya kaldık. 11 vilayetimiz çöktü. Şimdi yeniden o vilayetlerimizi inşa etme süreci başladı. Tabii tüm bunlar çevremizdeki gelişmeler, Rusya- Ukrayna savaşı, terörle mücadelemiz, ekonomimizi elbette ki olumsuz etkiledi. Ama bundan sonraki özellikle seçim sonrası önümüzdeki 4 yıllık bir istikrar süreci inşallah halkımızın alım gücünü artırmaya yönelik emeklimizin, işçimizin, memurumuzun maaşını yükseltmeye yönelik ekonomi politikalarımıza hız vermeye devam edeceğiz. Halkımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz.”
‘TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ GENİŞLETTİK’
22 yıldan bu yana temel hak ve özgürlüklerin genişletildiğini ifade eden Bakan Tunç, “Demokrasimizi güçlendirdik. Adalet dedik, hukukun üstünlüğü dedik. Bugün başörtüsü meselesi var mı? Tartışılıyor mu? Tarihe karıştı. Ama bir problemdi. Bu nedenle partiler kapatılıyordu. Öğretmenler öğretmenlik yapamıyordu. Öğrenciler okullardan atılıyordu. Bir katsayı meselesi var mı bugün? Yok. Kimsenin kılık kıyafetini karşılıyor mu? Hiç kimsenin düşüncesinden dolayı özgürlüğü kısıtlandığı oluyor mu? Eğer teröre destek verirsen eğer şiddeti teşvik edersen o zaman tabii ki yargının konusu olursun. Dolayısıyla özgürlük alanını alabildiğine genişlettik. Bundan sonra da temel hak ve özgürlüklerin önüne bir engel koymak isteyen var ise karşısında milletimizi bulur. AK Parti’yi ve Cumhur İttifakı’nı bulur. Dolayısıyla demokrasimizi güçlendirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
İSMAİL ÖNTAŞ VE TURGUT ALTINOK’A OY İSTEDİ
Bakan Tunç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hükümet, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde zaten yoluna devam ediyor. İlçe belediyesi, büyükşehir bir de hükümetimiz üçü bir arada, ‘üçlü olsun, güçlü olsun ve uyumlu olsun’ diyeceğiz. Kararımızı verirken ilçede bir oy İsmail Öntaş Başkan, bir oy da büyükşehirde Turgut Altınok’a vereceğiz. ‘Daha fazla eser gelsin’ diyeceğiz. Geçtiğimiz 5 yıl arkada kaldı. Biz Ankara’da yaşıyoruz. ‘Az laf, çok iş’ yazıyor her yerde. Az laf tamam burası doğru ama ‘çok iş’ yerine ‘hiç iş’ demek lazım. Yani dolayısıyla sloganları bile yanlış, gerçekle uymuyor. O nedenle Ankara bu 5 yıllık kayıp yıllarını inşallah sizler sayesinde telafi edecek. Nallıhan kararını vermiş. Buralardan epey bir hemşerim var ama diğer memleketler de bizim kardeşimiz. Onlardan da içimizde çok arkadaşımız var. Burada güzel bir birlik, beraberlik, uyum var inşallah. Çayırhan’ımız da Nallıhan’ımıza da Ankara’mıza da bu güzel eserleri inşallah kazandıracak ve buralardan rekor bir oyla çıkaracağız. Derdi olanın derdiyle dertlenmeye her zaman hazırız.”
